Fizikçiler onlarca yıldır nükleer füzyonu yeniden yaratacak teknoloji arayışındaydı. Son olarak alınan bilgilere göre, Amerika’lı bilim insanlarının, 1950’lerden beri Güneş’e güç sağlayan füzyon reaksiyonunu örnek alarak fosil yakıtlara ve konvansiyonel nükleer enerjiye karşı güvenilir, alternatif ve temiz enerji sağlama çabası laboratuvar ortamında ilk defa sonuç verdi. California eyaletindeki Lawrence Livermore Ulusal Laboratuvarı, dünyanın en büyük lazeriyle küçük bir “hidrojen plazma topaklarının bombardımanını içeren atalet hapsi füzyonu” adı verilen bir süreci kullanarak ilk kez net enerji kazanımı elde etti. ABD hükümet tesisindeki füzyon reaksiyonu, lazerlerdeki 2.1 megajul enerjinin yaklaşık yüzde 120’si olan 2.5 megajul enerji üretmeyi başardı. Lawrence Livermore’un yöneticisi Kimberly Budil bu gelişmenin, bilim ve teknoloji engellerinin ortadan kalkmasının muhtemelen 50 veya 60 yıl uzakta değil, daha erken olduğu anlamına geldiğini söyledi. Budil, “Ortak çaba ve yatırımla, temel teknolojiler üzerine birkaç on yıllık araştırma bizi bir enerji santrali inşa edecek konuma getirebilir” dedi.
ABD Enerji Bakanı Jennifer Granholm yaptığı açıklamada, söz konusu füzyon deneyini “dönüm noktası niteliğinde bir başarı” olarak nitelendirdi. Granholm, “Ateşleme, yalnızca yıldızlarda ve güneşte bulunan belirli koşulları ilk kez kopyalamamıza izin veriyor. Bu dönüm noktası, toplumumuza güç veren sıfır karbon bol füzyon enerjisi ihtimaline bizi bir adım daha yaklaştırıyor. Füzyon enerjisini ilerletebilirsek, onu temiz elektrik, ulaşım yakıtları, güç, ağır sanayi ve çok daha fazlasını üretmek için kullanabiliriz” dedi.
Beyaz Saray Bilim ve Teknoloji Politikası Ofisi Direktörü Arati Prabhakar, deneyin “azimle neler başarılabileceğinin muazzam bir örneğini” temsil ettiğini söyledi.