Erdoğan: Milletimizin emanetlerini Filistinli kardeşlerimize ulaştırmak için yoğun çaba gösteriyoruz.
Azerbaycan’dan Türkiye’ye dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 5 yıl önce gerçekleştirilen 44 günlük vatan muhaberesinde Azerbaycan’a desteklerini en güçlü şekilde gösterdiklerini, 10 Aralık 2020’de Azadlık Meydanı’nda düzenlenen zafer geçidi törenini Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile birlikte izlediklerini anlattı.
5 yıl önce gerçekleştirilen 44 günlük vatan muhaberesinde Azerbaycan’a desteklerini en güçlü şekilde gösterdiklerini, 10 Aralık 2020’de Azadlık Meydanı’nda düzenlenen zafer geçidi törenini Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile birlikte izlediklerini anlattı.
Bir gazetecinin “Karabağ Savaşı’nın beşinci yılında Türkiye’nin vermiş olduğu desteğin en kritik noktası ve size göre kırılma anı neydi? Bu verilen desteğin Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkeler noktasında bir emsal teşkil etmesi söz konusu olacak mı?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karabağ Zaferi’nin sadece Azerbaycan’ın değil Türk dünyasının da zaferi olduğunu söyledi.
“İki devlet, tek millet” ruhuyla, bu anlayışı sürekli kılacak bir adımı devam ettirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, o gün dosta düşmana ‘Türkiye, sonuna kadar Azerbaycan’ın yanındadır.’ dedik, daha ilk adımı atmadan önce biz Azerbaycan’ın yanında olduğumuzu ifade ettik. Türk SİHA’ları, mühendislerimizin alın teriyle üretilen sistemler, Türk aklının, Türk iradesinin, Türk cesaretinin sembolü hâline geldi. Zafer sonrasında bölgede barış rüzgarları esiyor ve Türkiye olarak bundan memnuniyet duyuyoruz. Biz de Azerbaycan ile senkronize şekilde Ermenistan ile normalleşme sürecini yürütüyoruz.” şeklinde konuştu.
“Milletimizin emanetlerini Filistinli kardeşlerimize ulaştırmak için yoğun çaba gösteriyoruz”
“Gazze’ye insani yardımların ulaşmasıyla ilgili bazı sıkıntılar yaşanıyor hâlâ. Umudumuz bir an evvel çözülmesi yönünde. Kış geliyor, barınma sorunu çok büyük. Sivil toplum kuruluşlarının kampanyaları var. Devletimizin gerçekleştireceği ülke çapında büyük bir yardım kampanyası gündeme gelir mi?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin Gazze’ye en üst düzeyde yardımını sürdürdüğü yanıtını verdi.
Türk milletinin bu konuda çok hassas olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17. “İyilik Gemisi”nin El-Ariş’e ulaştığını ancak yardım koridorlarının kasıtlı olarak tıkandığını, insani yardımların bölgeye ulaşmasının engellendiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Günlük 600 tır insani yardım girişine izin verilecekti fakat bu söz bile, ki onlar verdi bu sözü, yerine getirilmiyor. Biz, milletimizin emanetlerini Filistinli kardeşlerimize ulaştırmak için yoğun çaba gösteriyoruz. Dostlarımız ve kardeşlerimizle de temaslarımızda bu konuya yönelik planlamaları konuşuyoruz ve geliştiriyoruz. Gazze’nin acil ihtiyacı olan malzemelerin bölgeye sevki bizim için çok çok önemli. Bu mesele sadece bir yardım konusu değil aynı zamanda bir insanlık meselesidir. Bunu yakın takipte sürdürüyoruz. Özellikle de gıda, ilaç, barınma malzemeleri, sağlık ekipmanları, giyim eşyaları, hijyen için kullanılan ürünler bugüne kadar sevk edildi ve bu gayretimiz devam ediyor. Bundan sonraki süreçte de bunların sevkini yapacağız.”
Suriye’deki geri dönüşlere ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, sığınmacılar mevzusunun Türkiye’nin en fazla istismar edilen konularından biri olduğunu belirtti. Özellikle CHP’nin bu konuyu çok istismar ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçtiğimiz seçimde CHP ve Cumhurbaşkanı adayı tarihe utançla geçen ırkçı bir kampanya yürüttü. Bu ırkçı kampanyanın neticesinde de sonuç malum. Belki de bu zatın gidiş sebebi bu da olabilir. Çünkü bu konuyu çok istismar etti ve bu insanların ahını aldı. Ülkemize sığınan Suriyeli mazlumları düşmanlaştırdılar, hedef gösterdiler, 3-5 oy uğruna buradan netice çıkaracaklarını sandılar ama istedikleri sonucu da alamadılar. Biz ise bu meselede hep vicdanın, insanlığın, kardeşliğin ne demek olduğunu anlattık. Ne dedik? ‘Biz ensarız, onlar muhacir.’ Dolayısıyla ‘Ensar olarak biz bu muhacirlerimizi kapı dışarı etmeyiz, edemeyiz’ dedik ve sözümüzde de sonuna kadar durduk. Bugün de olsa yine dururuz.” diye konuştu.














