Prof. Dr. Şükrü Ersoy uyardı! Marmara Denizi’nde 7’den büyük iki deprem olabilir.
Hatay Sosyal Platformlar Birliği’nin “Olası İstanbul Depremi Bağlamında Hatay’ın Deprem sonrası sorunları ve çözümleri” paneli Yenikapı Etkinlik Alanı’nda yapıldı. Panele katılan Prof. Dr. Şükrü Ersoy, ” Marmara Denizi’nde iki gerilimin olduğu ara mutlaka birleşecek. Mutlaka birleşecek ve 7’den büyük bir deprem verecek. Bir yıl içerisinde iki tane yediden büyük deprem oluşturabilir” ifadelerine yer verdi.
İşte Ersoy’un sözlerinde öne çıkanlar:
Marmara depremine doğru geliyoruz. Bakın deprem batıya doğru bir transfer var bir göç var. Ama ortada bir boş yer var. Şunu biliyoruz. 1912’de Şarköy depremi var 7.4 büyüklüğünde. Bir de İzmit Körfezi’ne kadar gelen 1999 Kocaeli depremini biliyoruz.
Marmara Denizi’nde iki gerilimin olduğu ara mutlaka birleşecek. Mutlaka birleşecek ve 7’den büyük bir deprem verecek. Bir yıl içerisinde iki tane, 7’den büyük deprem oluşturabilir. Kocaeli’nde bu oldu zaten. Kocaeli, ardından Düzce oldu. Santimetre mertebesinde birbirinin devamıydı.
Marmara depremine mutlaka bir şeyler yapılmalı
Marmara’da ve İstanbul’daki bir deprem İstanbul’un sorunu değil. Türkiye’nin sorunu değil. Dünyada önemli bir sorun yaratabilir. Çünkü kıtalar arası bir köprü. Bu köprünün ortadan kalkması, yıkılması dünyayı etkiler. O bakımdan bu işin şakası yok. Marmara depremine mutlaka bir şeyler yapılmalı.
“TÜRKİYE’DE DEPREME NEDEN OLABİLECEK 500 FAY VAR
Şimdi Türkiye’de deprem oluşturabilir fay sayısı beş yüze yakın. Beş buçuktan büyük deprem oluşturabilir, fay sayısı beş yüz. Ama son depremler bize gösterdi ki bu beş yüz değil daha fazla. Çünkü hiç deprem haberi beklemediğimiz yerlerden beş büyüklüğünde beş buçuk büyüklüğünde depremler olmaya başladı. Konya’ya kaçıyor, Konya’da depremler başladı. Dolayısıyla bir şehir efsanesi. Türkiye’de hep derler yüzde 92’si deprem bölgesi. Ben bunu tamamlayayım bu cümlenin üzerini çizeyim. Tüm Türkiye’nin yüzde yüzü deprem bölgesi. Türkiye’de depremden etkilenmeyecek hiçbir yer yok. 2020’de biliyorsunuz İzmir’de yıkımlar oldu, insanlar öldü. Hemen medya onu İzmir depremi diye verdi. İzmir’de bir deprem filan olmadı Sisam’da oldu. Yunan adasında oldu. Geldi İzmir’i yıktı bir de dalga getirdi Tsunami dalgası iki metre yüksekliğinde bir dalga getirdi. Bizde meydana gelen bir şey değil Yunan adalarında meydana gelen şey. Demek ki uzaktaki depremler de bir yerleşim yerini etkileyebiliyor.
GÖKDELENLER ÖNEMLİ BİR SINAV VERECEK
İstanbul’un yapı stoğunun önemli kesiminin ruhsatsız. Yenilerde çok gökdelenler filan var İstanbul’da. Gökdelenlerin şöyle bir durumu var. Sadece Marmara depreminden değil uzak depremlerden de etkilenebilir. Yani Bursa’daki Eskişehir’deki uzak depremler karşısında İstanbul’daki gökdelenler sınav verecek. Özellikle dere yataklarının üzerinde yapılmışsa önemli zararlar verebilecek.
ANADOLU YAKASI TÜRKİYE’NİN EN SAĞLAM YERLERİNDEN
İstanbul’un en basit jeoloji haritası bu. Bunun üzerindeki zeminleri söyleyecek olursam Anadolu Yakası genel olarak Türkiye’nin en sağlam yeri. Ama bu çok genel bir söylem. Parsel bazında ada bazında bu işler değişecek. Bina bazında bu işler değişir. Genel olarak Anadolu Yakası çok sağlam olmakla birlikte, Avrupa yakasının Haliç’in kuzeyindeki zemin kayalık zemini. Birinci zamana ait, sağlam bir zemin. Ama yine tekrar söylüyorum, bu orada güvence altında olduğunuzu göstermez. Yapınızın nasıl olduğuna bağlı olabilir. Sayacak olursak sarı bölgede Bakırköy, Zeytinburnu, Güngören, Esenler, Bağcılar, Bayrampaşa, Küçükçekmece, Büyükçekmece, Avcılar, Silivri gibi ilçeler. Peki burada ne yapalım? Kaçalım mı? Hayır. Bu zeminin özelliğine göre yapı yapıldığı zaman herhangi bir şey olmaz. Mesela diyelim ki Maslak sağlam bir yer. Orada güvencede misiniz? Bence değilsiniz. Zemin sağlam da yapınız ona uygun mu?