Özgür Özel: Deprem için çalışan biri vardı o da içeriye konuldu

CHP Lideri Özgür Özel, SOL Parti Genel Başkanı Önder İşleyen ve beraberindeki heyetle SOL Parti Genel Merkezinde bir araya gelerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Ozgur Ozel6 habermeydan

Özgür Özel: Deprem için çalışan biri vardı o da içeriye konuldu.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, SOL Parti Genel Başkanı Önder İşleyen ve beraberindeki heyetle SOL Parti Genel Merkezinde bir araya geldi. Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, “Değerli arkadaşlar, biliyorsunuz siyasi partileri içinde bulunduğumuz süreç içinde ziyaret ediyorduk. Tabii o süreç, 19 Mart darbe girişimiyle birlikte bir kesintiye uğradı. Ardından da bir kurultay gerçekleştirdik. Çünkü hem İstanbul Barosu’na, hem İstanbul Büyükşehir’e, hem Cumhuriyet Halk Partisi’ne kayyım atamaya çalışan aklın hamlelerini kesmek için bir olağanüstü kurultaya gittik. Kurultayımız sonrasında SOL Parti ziyaret gelmek için talepte bulundu. Oysa son ziyareti de onlar bize yapmıştı. ‘Aramızda teklif yok, biz gelip SOL Parti’yi bir ziyaret etmek isteriz’ dedik. Bugünkü ziyaret hem darbeye karşı meydanlarda direnirken gösterdiğimiz dayanışmayı konuşmak için, hem kurultay sonrası SOL Parti’nin yapmak istediği ziyaret açısından, hem de bundan sonrasına yönelik olarak görüş alışverişinde bulunduğumuz çok değerli bir toplantı oldu” dedi.

“DEPREM İÇİN ÇALIŞAN BİRİ VARDI O DA İÇERİYE KONULDU”

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. “İstanbul’da yaşanan deprem sonrası AFAD’ta yapılan toplantıda AK Parti Sözcüsü ile İl Başkanının olması ancak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bulunmaması ile birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un muhalefeti hedef alan” açıklamalarının sorulması üzerine Özel şu yanıtı verdi:

“Kendi kendilerini yalanlayan, kendi kendilerini ihbar eden bir çizgideler. Son cümlelerinin altına imzamı atarım ama yaptıkları iş tam olarak depremi siyasete alet etmek. Gitmişler toplantı yapıyorlar, 16 milyonluk bir kentteler. O 16 milyonluk kentin beş yıldır, altı yıldır yönetiminde olan belediye başkanını içeri atmışlar. Deprem uzmanlarının dediği gibi ‘Deprem için çalışan biri vardı, onu da içeriye koyduk’ diyorlar. Zaten Ekrem İmamoğlu yok. AKOM’un başında olması gereken Ekrem İmamoğlu yok. AFAD toplantısının birinci davetlisi olması gereken Ekrem İmamoğlu yok. Ve belediye meclisi içinden seçilmiş olan belediye başkanvekilini, İBB‘den kimseyi çağırmıyorlar. Kendi kendilerine oturmuşlar. Ama AK Parti’nin sözcüsü ile AK Parti’nin il başkanı var. Düşünün İstanbul’da deprem gerçeğiyle yüzleşecekleri ve depreme karşı alınacak tedbirleri konuşacakları, o gün ortaya çıkmış bir zaafiyet varsa bunu değerlendirecekleri, devletin toplantısına 16 milyonluk kentin Büyükşehir Belediyesi davetli değil, ama bir parti davetli. Buradan sonra da tutmuş ‘Yok siyasete alet edilmesin, bilmem ne yapılmasın’ diyor. Gerçekten utanılacak bir haldeler. Gerçekten kontrollerini ve şuurlarını kaybetmişler. Yani İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni CHP’nin kazandığını ve yönettiğini hazmedemeyen bir anlayışın, kendi kendini ifşa etmesinden başka bir durum değildir. Murat Kurum bu sözleri söylüyor, ‘Efendim deprem için çivi çakmadılar’ diyor bir yandan da. Aynı gün. Bugünkü köşe yazısında da okudum, kendi ifadesinde de duydum. ‘Deprem için çivi çakmıyorlar, bir de gelip eleştiriyorlar’ diyor. Arkadaşlardan istedim bir çıktı. Bakın, deprem için çivi çakmayan İBB. Deprem Seferberlik Planı hazırlanması taahhüt edilmişti. Hazırlandı, onaylandı. Dört ana başlık, 14 tema, 233 projeyi kapsıyor. Toplam 114 milyar liralık bir proje. Bu planın 30 milyar liralık kısmı tamamlandı. Toplamda 73 proje tamamlandı, 88’i devam ediyor. Daha bu işe 80 milyonun üzerinde para harcanacak, planlamış. Kaynağı da bulunmuş. Dünyadan kaynak buluyoruz, önlerinde imzada bekliyor. Hem İstanbul’un hem İzmir’in kentsel dönüşümlerini imzalamayanlar, tutmuş bu lafı söylüyor. 1/100.000 ölçekli çevre düzeninin plan aşamasındayız, takvimi doğrultusunda gün gün ilerliyor. Hızlı tarama ile bina incelemelerinin tamamı yapıldı. 11 bin 684 bağımsız bölümden oluşan 25 proje tamamlandı. 6 bin 594 bağımsız bölümden oluşan 25 proje bitmek üzere. Bin 273 yapı kültürel miras çerçevesinde güçlendiriliyor. Ve dar gelirli vatandaşın inşaat maliyetinin yüzde 60’ını, emeklinin yüzde 65’ini İBB karşılıyor. Kentsel dönüşümde finansal destek sağlanıyor bu krize rağmen. Acil ulaşım yollarının 64’ü tamamlandı 70’ten fazlası devam ediyor. 130 kronikleşmiş noktanın taşkın sorunu çözüldü. Viyadüklerin güçlendirme işlemlerinin yüzde 70’i tamamlanmış durumda. Ve tek sorun Murat Kurum’un Bakanlığından İstanbul Büyükşehir‘in ya da ilçe belediyelerimizin kabul etmediği imar plan değişikliklerini bakanlıklardan yapıyor. İstanbul’da ne kadar önemli toplanma noktası varsa, oraya Bakanlık eliyle imar verdiler. AVM mi ararsın, rezidans mı ararsın? Tayyip Erdoğan konuşuyor, diyor ki zamanında ‘İstanbul’un bağrına hançer saplandı.’ Neyi söylüyor? Gökdelenleri. Tayyip Erdoğan Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda İstanbul’da dört gökdelen vardı, şimdi 257 tane gökdelen var. Hepsi onun hançerleri. Siyaseten ‘Hançer hançer’ diyor, İstanbul’daki hançerleri İstanbul’u bu hale getirdi. Dün çalışmayan GSM şebekesi de eserleridir. Dün yolların tıkanması, parkların dolması, toplanma alanı bulunamaması da bu iktidarın eseridir. Eğer gerçekten samimilerse İstanbul’a özel olarak şu sözü versinler. ‘Biz bundan sonra ilçe ve belediyelerinin imar vermediği yere Bakanlık eliyle imar vermeyeceğiz’ desinler. Bu işin şöyle bir siyaseti vardır. AK Parti kadına, çocuğa, gence iyi gelmediği gibi doğaya, çevreye iyi gelmediği gibi deprem riskine de iyi gelmemektedir. Depreme karşı en büyük risk faktörü AK Parti’nin yereli tanımayan, Ankara’dan imar düzenlemesi yapan vahşi, rantçı ve talancı anlayışıdır.”

Exit mobile version