MHP lideri Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu.
Partisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Bahçeli, gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. İsveç’te Kur’an-ı Kerim yakılmasına tepki gösteren Bahçeli, “Kurban Bayramı’nın birinci günü Stockholm’de bir cami önünde Kur’an-ı Kerim’in yakılması insanlık değerlerine ihanettir. Bu namertlik ve soysuzluktur” dedi.
Devlet Bahçeli’nin konuşmasından satır başları:
Fransa’daki protestolar
“Bölgemizde yaşanacak her kaos kilitli badirelerin kapısını açacaktır. Fransa dipsiz tartışmalara gömülmüş, sokaklar karışmıştır. Fransa sömürge geçmişiyle yüzleşmelidir. Uluslararası hukuk ayaklar altındayken insani değerler yok sayılmaktadır.”
Göç sorunu
“Göç elbette siyasetin konusu olmalıdır. Bu konudan siyasi rant devşirmek isteyenlerin iyi niyetli olmadıkları oradadır. Düzensiz göçün istila olduğunu vurguluyoruz. Anadolu’da demografik geleceğimiz düşünmek, tetikte olmak durumundayız” diye konuştu. Bahçeli, “Türkiye bu yükün altından kalkacaktır. Türkiye’de mülteci veya göçmen değil sığınmacılar vardır. Düzensiz göç ile tavizsiz mücadele devam etmektedir.”
Merdan Yanardağ’a tepki
”Siyasi partiler demokratik hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır. İşleyişi Anayasa’da belirtilen esaslara aykırı olamaz. 69. madde de bu esasları içerir. Aykırılık halinde temelli kapatma hükmüne yer verilmiştir. Türk siyasetinde faal halinde olan her partinin birinci kaynağı Türk milletidir. Her parti Türkiye partisi olmak zorundadır. Suç ve suçluyu övmek hukukun konusudur. Milletin hak ve çıkarlarını gözetmeyen, devletin egemenliğini gözetmeyen, terör örgütlerinin kullanımına girmekten gocunmayan partilere demokrasilerde yer olmamalı. Ülke sınırları içinde milli manevi noktada buluşmak siyasi namus görevidir. Mehmetçik’e kurşun sıkanları aklamak suçtur. Bebek katilini övmek, filozof mertebesine çıkarmak suçtur. Bu suça montaj diyerek destek çıkmak katmerli suçtur. Anayasa Mahkemesi PKK’yı aklama makamı değildir. Aynı husus siyasi partiler için de geçerlidir.”
Kur’an yakan kendini yakmıştır
”Kur’an okumak ilahi nasip ve nimet; yakmak ise soysuzluktur. Kur’an yakmak ifade ve düşünce özgürlüğüyle değerlendirilemez. Şunu ikazla hatırlatırım ki Kur’an’ı Kerim bir kağıt parçası değildir. Tüm dünya ateşe verilse bile yüce kitabımızın tutuşması asla mümkün değildir. Kur’an yakan kendini yakmıştır. Kur’an yakan cehennemin dibini boylamıştır.”