Erdoğan: Yolumuza döşenen mayınları temizlemekle çok vakit kaybettik.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörün sadece milletin canını yakmadığını, ekonomiye de ağır darbe vurduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların refahı için kullanılması gereken trilyon dolarla ifade edilen devasa bir kaynağın, doğrudan terörle mücadele veya dolaylı olarak terörün yol açtığı ekonomik ve sosyal sorunların çözümü için harcandığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
“Şunu az buçuk ekonomi bilen herkes kabul ediyor. Bizimle aynı kulvardaki kimi ülkeler gelişmişlik liginin en üstüne çıkarken, biz yolumuza döşenen mayınları temizlemekle çok vakit kaybettik. Siyasi istikrarsızlığın da etkisiyle maruz kalınan yıkımlar ve ödenen büyük bedeller, ülkemizin bugün dahi yaşadığı kimi sıkıntıların kaynağı oldu. Tecrübelerimiz bize, ülkemizi kendi siyasi ajandalarının aparatı olarak kullanmak isteyen güçlerin sinsi oyunlarını bozdukça, diğer sorunlarımızın çözümünün kolaylaştığını göstermektedir. Bilhassa son 10 yılımız bu gerçeğin pek çok örneğiyle bezelidir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 ve Türkiye Yüzyılı vizyonlarıyla değil de eski paradigmalarla yola devam etmeleri halinde “Terörsüz Türkiye” konusunda bu noktaya kesinlikle gelinemeyeceğini söyledi.
Derin bir arka plana sahip terör sorununun, ortak akıl, ortak vicdan, “tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” temelinde nihayete erme yoluna girmiş olmasını memnuniyetle karşıladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bakınız ‘sınanmadığınız günahın masumu sayılmazsınız’ diye güzel bir söz vardır. Biz, devlet ve millet olarak terörle sınandık, hem de en ağır şekilde sınandık; bedelini ödedik, derslerini çıkardık ve nihayet bu musibetten tamamen kurtulma aşamasına geldik. Diğer yandan, bölgemizde cereyan eden her gelişme, terörle hiçbir hayırlı neticeye varmanın mümkün olmadığını da ortaya koymuştur. Terörün, silahın, şiddetin, illegalitenin devri artık kapanmıştır. Meşru ve makbul yollar varken, başka yol aramak sadece akıl dışı değil, zamanın ruhuna da aykırıdır. Bunun aksini hiç kimse iddia edemez.” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, güven, huzur, refah içinde yaşamanın, ancak ve ancak milletçe birlik ve beraberliği güçlendirmekle, kendi geleceklerine sahip çıkmakla, kendi altyapılarını kurmakla ve kendi yollarını çizmekle mümkün olduğunu dile getirerek, bunu başaramayan ülkelerin ve toplumların ne hallere düştüğünü hep beraber gördüklerinin altını çizdi.
AK Parti olarak her kesimden ve inançtan insanla bu mutabakatı sağladıkları için 23 yıldır iktidarda olduklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı olarak bu mutabakata inandıkları ve omuz verdikleri için ülkeyi nice badirelerden kurtardıklarını vurguladı.
Arif Nihat Asya’nın “İçimizden biri köprü olmaya razı olmazsa, kıyamete kadar bu suyun kıyılarını bekleriz” sözlerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz işte bunun için mücadele ediyoruz. Bin yıllık maziden parlak geleceğimize sağlam bir köprü kurmak istiyoruz. Dünyada siyasi, sosyal, kültürel, ahlaki dengelerin altüst olduğu bir dönemde, 86 milyonun fertleri arasında ülkü, gönül ve fikir birliğini güçlendirmek için çabalıyoruz.” diye konuştu.
“Sözlerin tutulup tutulmadığının takibini, Millî İstihbarat Teşkilatımız titizlikle yapacaktır”
Siyasi rakipleri de olsa siyasetçilerin, temsil ettikleri toplum kesimlerinin hissiyatına tercüman olma görevlerini, demokratik siyasetin meşru zemininde kalarak yerine getirmelerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Tabii burada şu noktanın da asla göz ardı edilmemesi gerekir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin verdiği imkânlar, sürecin bugüne kadar sorunsuz bir şekilde gelmesine hayati katkı sağlamıştır. Böylesine muhataralı bir meselenin yürütülmesinin, konuyu her biri farklı istikametlere çekiştiren koalisyon yapıları içerisinde mümkün olmadığı açıktır. Elbette asıl olan uygulamadır. Sözlerin tutulup tutulmadığının takibini, Millî İstihbarat Teşkilatımız titizlikle yapacaktır. Örgüt kendi üzerine düşenleri yerine getirdiğinde, artık kalan hususları konuşmak, görüşmek, ilerletmek siyasetin işi haline gelecektir. Dolayısıyla herkesi, uçup kaçmadan, sağduyuyu elden bırakmadan, iyimser, umitvar ama itidalli bir şekilde gelişmeleri takibe davet ediyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan sonra askerlerin, vatan savunmasının ve sınır ötesi sorumluluklarının gerektirdiği vazifeleri, artık daha rahat ve güven içerisinde yürütebileceklerini; emniyet teşkilatının, kaynaklarını ve mesailerini, organize suç şebekeleri başta olmak üzere, milleti tehdit eden yapılarla mücadeleye daha fazla teksif edebileceklerini belirtti.