Erdoğan: Suriye’nin barışa ve huzura ulaşması için çalışmaya devam edeceğiz.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Arnavutluk ve Sırbistan’a gerçekleştirdiği resmî ziyaretlerin ardından dönüşünde uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı. İki günlük ziyaretin son derece verimli ve başarılı geçtiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevkidaşları ile zaten iyi düzeyde olan ilişkileri daha da güçlendirme yollarını aradıklarını bildirdi.
Suriye’nin büyük acılar yaşadığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Onlara yenilerinin eklenmesine insanlık karşı çıkmalıdır. Suriye’deki iç savaşın başından beri Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olduğumuzu dile getirdim. Suriye’nin egemenliğini korumak için diplomatik yolların tümünü kullandık. Türkiye’nin attığı her adım, bölgedeki gerilimi azaltmaya, çözüm arayışlarına zemin hazırlamaya yönelik oldu.
Bugün de diplomatik kanalların etkin kullanımı çatışmanın tırmanmasını engelleyebilir. Barışı ve huzuru katleden bir canavara dönüşen İsrail, karşısında insanlığı bulmalıdır. Biz Suriye’nin birliğini yeniden sağlaması, barışa ve huzura ulaşması için çalışmaya devam edeceğiz. Suriye’de adil, onurlu, kalıcı ve kuşatıcı bir barış ikliminin oluşması için çabalarımızı artıracağız. Biz, her yerde olduğu gibi Suriye’de de acil ve kalıcı bir barışı savunacak, barışın yanında duracağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İsrail, bölgesel ve küresel barışa yönelik en somut tehdittir. Bu tehdidi dünya barışını koruma görevini üstlenenler sonlandırmalı ve barışı muhafaza etmelidir.” diye konuştu.
Suriye’deki iç savaşın başından beri Rusya’nın atacağı adımları dikkatle takip ettiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Çünkü Rusya, Suriye’yle müşterek hareket ediyor. İran’la ilgili konuda da Rusya, İran, Suriye, bütün bu üçlü mekanizma birlikte hareket ediyor. Diğer tarafta ise Amerika, İngiltere, Almanya’dan oluşan koalisyon güçleri bulunuyor. Koalisyon güçleri PKK/YPG terör örgütünün hamiliğine soyunmuş durumda. Suriye’nin toprak bütünlüğüne karşı en büyük tehdit oluşturan bu duruma karşı Rusya, İran ve Suriye’nin daha etkili tedbirler alması elzemdir. Benzer şartlar Irak’ta da yaşanmaktadır. Bu nedenle, bir yanda İsrail’in savaşı tüm bölgeye yayma çabaları, diğer yanda terör örgütlerinin bölücü ve yıkıcı faaliyetleri ortadayken, küçük çıkar hesaplarını bir kenara bırakarak dayanışma içinde bölgeyi kurtarmamız lazım. Yükümüz ağır, işimiz çok.”














