Erdoğan: Bu yıl çıkan yangınların yüzde 96’sı insan kaynaklıydı.
Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında toplandı. Toplantının ardından millete seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eskişehir’de yangına müdahale sırasında şehit olan 5 orman işçisi ile 5 AKUT gönüllüsüne rahmet, şehitlerin ailelerine ve yakınlarına sabır dileyerek başladığı konuşmasında yeşil vatanın tüm muhafızlarına fedakârlıkları dolayısıyla şükranlarını sundu.
“Yeter ki ‘Türkiye partisi’ olmayı başarsınlar”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sanayisi alanında son 23 yılda yerlilik oranını yüzde 20’lerden yüzde 80 seviyesinin üzerine çıkardıkları savunma yatırımlarını hız kesmeden sürdüreceklerini bildirdi.
“Ana muhalefet partisi genel başkanının kameralar önünde şikâyet ettiği ülkesine, kapalı kapılar ardında sahip çıktığını iddia etmesi şayet doğruysa, muhalefetin yerlileşmesi ve millileşmesi adına elbette kıymetli bir adımdır.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Biz bundan kesinlikle rahatsız olmayız. Dünyanın hemen hiçbir siyasi partisinde olmayan kendi ülkesini kötüleme alışkanlığından muhalefetin kurtulması bizi sadece memnun eder. Bunun somut işaretlerini görürsek, hiç merak etmesinler, onları teşekkür dilenme zahmetinde bırakmaz, kendilerini takdir ve tebrik etmekten asla yüksünmeyiz. Yeter ki ‘Türkiye partisi’ olmayı başarsınlar, yeter ki Ankara merkezli siyaset yapsınlar, yeter ki bu ülkeye ve millete zarar vermekten vazgeçsinler.”
“Ormanlarımızı korumak için her türlü tedbiri alıyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iklim değişikliğinin bir sonucu olarak orman yangınlarındaki artışın artık küresel bir sorun hâline geldiğine işaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002-2012 yılları arasında dünyada yanan orman alanı 44 milyon hektarken, 2013-2023 arasında bu rakamın 94 milyon hektara çıktığına dikkati çekerek, “Dünyada son 9 yıl, 1880’den bu yana en sıcak 9 yıl olmuş, geçen yıl son 145 yılın en sıcak yılı olarak kayıtlara geçmiştir.” dedi.
“Bu yıl çıkan yangınların yüzde 96’sı insan kaynaklıydı”
Tarım ve Orman Bakanlığınca sonbahardan itibaren yangına hassas illerdeki bütün köylerde bilgilendirme faaliyetleri gerçekleştirildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ormanların temizliğinden bakımına kadar gerekli bütün hazırlıkların çok büyük özenle yapıldığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni araç ve ekipmanların eklenmesiyle hava ve kara filosunun yangınlara hazır hâle getirildiğini ifade ederek, “27 uçak ve 105 helikopter, ülke genelinde 65 noktada 6 bine yakın kara aracımız ise 1600 noktada konuşlandı. Orman teşkilatımız 25 bin yangın personeli ve ihtiyaç hâlinde desteğe gelen 132 bin gönüllüsüyle 1 Mayıs’tan itibaren teyakkuz durumuna geçti.” dedi.
Ormanları 14 insansız hava aracı ve 776 gözetleme kulesiyle 7 gün 24 saat takip ettiklerini, yangın meydana geldiğinde 2 dakika içinde tespit edildiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu alanda Türkiye’nin insansız hava aracı kullanan 2 ülkeden biri olunduğunu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geliştirilen meteorolojik erken uyarı sistemiyle riskli bölgelerin önceden görülüp, önlemlerin arttırıldığını aktararak, şunları kaydetti:
“Dünyada sadece 5 ülkenin sahip olduğu Yangın Yönetim Uçağımız OTAĞ da bu konuya ne kadar ehemmiyet verdiğimizin bir başka göstergesidir. Şurası özellikle dikkat çekicidir. Sahip olduğumuz bu teknolojiler sayesinde yangına ilk müdahale süresini 40-45 dakikalardan 10-11 dakikalara kadar düşürdük. Hava ve kara araçlarımızın daha hızlı su alabilmesi için göreve geldiğimizde hiç olmayan yangın gölet ve havuzlarının sayısı bugün 4 bin 796’ya ulaştı. Yine 2002’de 73 ton olan havadan su atma kapasitemiz, bugün 438 tona yükseldi. Tarihimizin en güçlü hava ve kara filosuyla, yılbaşından bu yana toplam 4 bin 247 yangınla mücadele ettik. Bu yangınların 3 bin 102’si 1 Haziran’dan bu yana meydana geldi. Devam eden iki yangın dışında diğerlerinin tamamını kontrol altına aldık. Bu yıl şu ana kadar çıkan yangınların yüzde 96’sı insan kaynaklıydı. Yani sigara izmaritinden söndürülmeyen piknik ateşine, ormana bırakılan camlardan, anız yakmaya kadar çoğu zaman önemsiz görülen ihmallerin bedelini milletçe hep beraber ödedik. Hâlen de ödüyoruz.”