CHP lideri Özel, “Onu aday yaptığımız için büyük utanç içindeyiz.” açıklamasında bulundu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde yaşadıklarını ve gündeme ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.
Darbe girişimini haber aldığı anda dönemin TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ı aradığını belirten Özel, hemen Meclis’e gittiğini ve TBMM Genel Kurulu’nun toplandığını ifade etti. Kahraman’ın grup başkanvekillerinden oluşturduğu Başkanlık Divanı’nda yer aldığını anlatan Özel, o gece yaşananları şu sözlerle aktardı:
“100 yıllık bir partiyiz. Seçimleri kazanırız ya da kaybederiz ama millet ne görev verirse, onu yerine getiririz. Son seçimlerde millet bize ana muhalefet görevi verdi. Sandıklar yeniden kurulana kadar biz bu ülkenin ana muhalefet partisiyiz. Seçilmiş parlamentonun, hükümetin ve demokrasinin yanındayız; darbenin ise kesinlikle karşısındayız. O gece üzerimde sadece kot pantolon ve gömlek vardı. Bir AK Parti milletvekilinden ödünç aldığım ceketle Başkanlık Divanı’nda yer aldım.”
FETÖ’ye ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Özel, örgütün son derece sinsi ve mücadele edilmesi zor bir yapı olduğunu söyledi. Ordudan, emniyetten ve yargıdan FETÖ bağlantılı isimlerin temizlendiğini ancak siyasi ayağın hâlâ ortaya çıkarılmadığını savunan Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın FETÖ’ye karşı kararlı bir duruş sergilediğini belirtti, fakat bunun yetersiz kaldığını dile getirdi. Kendi iktidarlarında bu konuda gereken adımların atılacağını vurguladı.
“Terörsüz Türkiye” sürecine ilişkin soruları da yanıtlayan Özel, bu sürecin yalnızca üç partiyle yürütülemeyeceğini, özellikle ana muhalefet partisinin dışlanamayacağını belirtti.
Barış ve güvenlik içinde bir Türkiye hedefini desteklediklerini belirten Özel, şunları söyledi:
“Silahlar bırakılacaksa, Türkiye barış içinde yaşayacaksa ve teröre giden paralar artık milletin sofrasına dönecekse bu olumlu bir gelişmedir. Bu süreci Meclis çatısı altında sürdürürsek, en olumlu katkıyı sağlamaya hazırız. Neden Kürt’ün, Türk’ün anası ağlasın? Neden sıvasız briket evlere koca Türk bayrakları asalım? Camı olmayan, naylonla kapatılmış pencerelerden şehit haberleri gelmesin artık. Çok sayıda şehit cenazesine katıldım. Beş yıl sonra o evlerde ne değişti diye baktığınızda ‘ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar’ deniliyor. O nedenle bu terörün kökünün kazınması, güçlü bir demokrasi inşası ve TBMM’nin bu süreçte etkili bir rol oynaması gerekiyor.”
Özgür Özel, “silahlı terör örgütü PKK/KCK üyeliği” suçlamasıyla tutuklanan ve daha sonra adli kontrolle tahliye edilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in durumuna da değindi. Kent uzlaşısı çerçevesinde cezaevinde tutulanların serbest bırakılması ve görevden uzaklaştırılan belediye başkanlarının yeniden görevlerine dönmesi gerektiğini ifade etti.
Terörsüz Türkiye çalışmaları kapsamında TBMM’de kurulması planlanan komisyonla ilgili görüşlerini de paylaşan Özel, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’a 16 maddelik öneri sunduklarını açıkladı. Komisyona ilişkin her partinin taleplerinin birebir karşılanmasının mümkün olmadığını vurgulayan Özel, ortak bir paydada buluşmanın şart olduğunu belirtti.
“Türkiye demokratikleşirse, Kürt sorunu da, terör sorunu da demokratik yollarla çözülebilir,” diyen Özel, CHP olarak yasama süreçlerinde olumlu ve yapıcı bir katkı sunacaklarını söyledi. Ancak, “Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu süreci sadece CHP’yi dışlamak için araçsallaştırırsa ve oldu-bitti hamlelerle ilerlemeye kalkarsa buna sessiz kalmayız,” uyarısında bulundu.
Manavgat’taki rüşvet operasyonuyla ilgili soruya da yanıt veren Özel, operasyon kapsamında gözaltına alınan belediye meclis üyelerinden birinin CHP’li olduğunu ve o kişiyi aday gösterdikleri için büyük üzüntü duyduklarını söyledi. Adaylık sürecini yürüten eski ve mevcut belediye başkanlarının üyeliklerini askıya aldıklarını açıklayan Özel, “Soruşturmayı etkilemesinler diye bu kararı aldık. Rüşvet alan kişiyi ve hakkında suçlama bulunan iki kişiyi daha partiden ihraç ettik,” dedi.
Rüşvet alan kişinin itirafçı olduğunu ve bu sürecin belediye meclisindeki seçimleri etkilemek amacıyla kurgulandığını iddia eden Özel, bu girişimlerin “tamamen siyasi kompozisyon” olduğunu savundu.