Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayınladığı Dış Ticaret Verileri temel alınarak oluşturulan TGDF Dijital Veri Paneli’ne göre, bu yılın ilk 6 ayında tarım, gıda ve içecek sektörü geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,04 artışla 12,23 milyar dolar ihracat ve yüzde 19,71 artışla 12,46 milyar dolar ithalat gerçekleştirdi.
Özel Ticaret Sistemi (ÖTS) verilerine göre, Haziran 2023 itibariyle aylık bazda ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14,73 düşüşle 1,82 milyar dolara, ithalat ise yüzde 8,11 azalarak 1,64 milyar dolara geriledi.
Bu yılın ilk 6 ayında tarım, gıda ve içecek sektörü dış ticaret dengesinde açık verdi. Geçen yılın aynı döneminde sektörün Dış Ticaret Dengesi 1,7 milyar dolar fazla iken, bu yıl aynı dönemde yüzde 113,41 düşüşle 230 milyon dolar açık verdi. Mayıs ayında da sektör Dış Ticaret Dengesi 390 milyon dolar açık vermişti, böylece sektör iki ay üst üste dış ticaret açığı vermiş oldu.
Bu yılın ilk yarısında birim ihracat değeri geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 13,66 artarak 1.325 dolar/ton oldu. İthalat birim değeri ise aynı dönemde yüzde 12,85 düşüşle 601 dolar/ton olarak kaydedildi.
2023 yılının ilk 6 ayında en fazla ihracat yapılan ürünler arasında 683,4 milyon dolarla un ilk sırayı aldı. Bunu sırasıyla 493,6 milyon dolarla rafine ayçiçeği yağı ve 456,4 milyon dolarla fındık içi izledi. Bu ürünler toplam ihracatın yaklaşık yüzde 13,3’ünü oluşturdu.
Aynı dönemde en fazla ithal edilen ürün ise 2 milyar 303 milyon dolarla buğday oldu. Buğdaydan sonra sırayı 1 milyar 83 milyon dolarla soya fasulyesi ve 917 milyon dolarla ham ayçiçeği yağı aldı. Bu ürünler toplam ithalatın yüzde 34,5’ini oluşturdu.
İthalatta Rusya ve Ukrayna, buğdayın en fazla ithal edildiği ülkeler olarak ilk sıralarda yer aldı. Yılın ilk yarısında yapılan ithalatta buğdayın toplam ithalat içindeki payı yaklaşık yüzde 98’i buldu.
TGDF Yönetim Kurulu Başkanı Demir Şarman, yaptığı değerlendirmede, Türk ekonomisinin zorlu bir dönemden geçtiğini vurgulayarak, küresel gıda fiyatlarındaki belirsizlikler, tedarik zincirindeki aksamalar, döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve enflasyonun sektörün performansını etkilediğini ifade etti.
Yılın ilk 6 ayında tarım, gıda ve içecek sektörünün ihracatının geçen yıl aynı dönemdeki seviyesini korurken, ithalatının ise geçen yıl aynı döneme kıyasla daha fazla arttığını kaydeden Şarman, bu yılın başından itibaren sektörde, ihracatın yavaşlamaya başlaması ithalatın ise artması yüzünden dış ticaret fazlasının giderek daraldığına dikkat çekti. Dış Ticaret Dengesi’nin Mayıs ayından sonra Haziran ayında da açık verdiğini kaydeden Şarman, “Küresel piyasadaki koşulların da etkisiyle ihracatımız daralıyor. İhracatta daha iyi bir noktaya gelebilmek, yatırım ortamının öngörülebilirliği ve istikrar sağlayıcı tedbirler önemli” diye konuştu.
Şarman, iş dünyası olarak, ekonomik tedbirler ve uygulanan rasyonel politikalar ile öngörülebilir, istikrarlı ve güven veren bir piyasa ortamının oluşmasını beklediklerinin altını çizdi. Şarman, şöyle devam etti: “Enflasyon başta olmak üzere, yapısal bazı sorunlarımızı hızla aşarak, küresel ekonomiden aldığımız payı nasıl artırabileceğimizi, dünya piyasalarındaki fırsatları nasıl yakalayabileceğimizi ve büyümeyi nasıl artırabileceğimizi düşünmeliyiz. Hükümetin ve ekonomi yönetiminin ihracatı desteklemek konusundaki yeni adımlarının etkili olması, iş dünyasının finansmana erişim sorununun çözülmesi, rasyonel, verimlilik, sürdürülebilirlik gibi ana eksenlerde yürütülecek politikalarla yılın ikinci 6 ayında belirlenen hedeflerin tutturulabilmesini bekliyoruz. Sektörlerin beklentilerinin, taleplerinin dikkate alınması ve bu konuda girişimde bulunulması da bu süreçteki önemli unsurlardan biri olacak.”