Mora Yarımadası açıklarında batan balıkçı teknesinde 79 kişinin hayatını kaybetmesi sonrasında Yunanistan’da ulusal yas ilan edilmesi, ülkede derin bir üzüntü ve endişe atmosferi yarattı. Başbakanlık tarafından yapılan resmi açıklamada, olayın ardından ülkede 3 gün boyunca yas ilan edildiği duyuruldu. 14 Haziran Çarşamba günü saat 21.00’den itibaren başlayan yas dönemi, 17 Haziran Cumartesi saat 21.00’e kadar sürecek.
Açıklamada, “Yunanistan’ın batısında uluslararası sularda meydana gelen trajik olayda hayatını kaybedenler için 3 günlük ulusal yas ilan edilmiştir” ifadelerine yer verildi. Bu acı olayın ardından, ülkede bayraklar yarıya indirildi, eğlence etkinlikleri iptal edildi ve kamu binalarında yas işaretleri asıldı. Ulusal yas, Yunan halkının yaşanan trajedinin derin etkisini yansıtmak ve kayıplara saygı göstermek amacıyla ilan edildi.
Bununla birlikte, kurtarılan 100’den fazla göçmenin Kalamata Limanı’na götürülmesiyle birlikte, ölü sayısının artmasından endişe duyuluyor. Yunan Sahil Güvenlik Sözcüsü Nikolaos Aleksiu, Yunan Radyo ve Televizyon Kurumu ERT’ye yaptığı açıklamada, teknede kaç kişinin bulunduğuna dair kesin bir sayının henüz belirlenemediğini ifade etti. Ancak, teknenin aşırı yüklü olduğu ve göçmenlerin ifadelerine göre ambarında kadın ve çocukların bulunduğu tespit edildi. Olayın, Akdeniz’in en derin noktalarından birinde meydana gelmesi nedeniyle, insanların tek bir noktada toplanması sonucu tekneden denize düşme ihtimalinin yüksek olduğu belirtildi.
Yunan Sahil Güvenlik birimleri, kurtarılan göçmenlerin güvenlik ekipmanı giymediğini tespit etti. Bu durum, göçmenlerin yaşadığı zorlu koşulları ve tehlikeleri daha da vurguluyor. İtalya’ya gitmeye çalışan teknede Alarm Phone adlı sivil toplum kuruluşuna göre yaklaşık 700 kişi olduğu tahmin ediliyor. Bu trajik olay, göçmen krizinin derinleşen acımasızlığını ve insanların umutsuzca daha iyi bir hayat arayışında karşılaştığı tehlikeleri bir kez daha gözler önüne serdi. Ulusal yas ilanı, Yunanistan’ın bu felaketi hatırlayarak, göçmen krizine daha fazla çözüm bulma çabalarını güçlendirmesi ve benzer trajedilerin tekrar yaşanmaması için uluslararası işbirliğini artırması gerekliliğini bir kez daha vurgulamaktadır.