Rusya’da Kremlin yönetimi, Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nı (WWF) istenmeyen bir kuruluş olarak tanımlayarak, vakfın Rusya’nın ekonomik güvenliğini tehdit ettiğini vurguladı. Yapılan resmi açıklamada, “Rusya Başsavcılığı, uluslararası sivil toplum kuruluşu WWF’in faaliyetlerini Rusya Federasyonu’nda istenmeyen eylemler olarak nitelendirmeye karar vermiştir” ifadesi kullanıldı.
Savcılar, Rusya’daki WWF’nin aslında “ekonomik alanda güvenlik tehditleri oluşturan projelerin uygulanması için bir kılıf” olarak kullanıldığını iddia etti. Açıklamada, vakfın Rusya’nın Kuzey Kutbu’nu geliştirme planlarını engellemeye çalıştığı ve enerji ile metal sektörlerini hedef alan çalışmalarının Rusya’nın ekonomik kalkınmasını “engellemeyi” amaçladığı belirtildi. Bu iddialar, WWF’nin doğal kaynakların korunması ve çevre hassasiyetiyle tanınan bir organizasyon olmasına rağmen, onu Rusya’da tartışmalı bir konuma yerleştirdi.
Bu gelişme, Mayıs ayında Rusya’da “istenmeyen” bir örgüt olarak etiketlenen Greenpeace’in ardından gelmektedir. Hem Greenpeace hem de WWF, uluslararası alanda çevresel konularda faaliyet gösteren ve kamuoyunun dikkatini çekmeyi hedefleyen önde gelen sivil toplum kuruluşlarıdır.
Rusya’nın bu adımları, doğal kaynakların kullanımı ve ekonomik çıkarlarının korunması arasındaki gerilimi yansıtmaktadır. Bazı çevreler, Rusya’nın sivil toplum kuruluşlarına yönelik kısıtlamalarını, politik kontrolünü pekiştirmek ve eleştirel sesleri susturmak için bir araç olarak kullanma niyeti olduğunu savunmaktadır.
WWF ve Greenpeace gibi kuruluşlar, doğal yaşamın korunması, sürdürülebilir kalkınma ve çevre politikalarının oluşturulması konularında önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, Rusya’da bu tür kuruluşların faaliyetlerine getirilen sınırlamalar, çevresel ve ekonomik tartışmaların kesiştiği bir noktada uluslararası toplumun dikkatini çekmektedir.